Engellilerin Devletimizden ve Bakanımızdan Asıl Beklentileri
Sitemize fikir, öneri ve beklentilerini daima online olarak ileten engelli vatandaşlarımız, memnun oldukları birçok uygulamayı zikrediyorlar.

Yapılan olumlu düzenlemelere teşekkür ediyorlar fakat, kendi hayatlarında karşılaştıkları asıl zorluklardan bazılarının ise, gündeme gelmesini ve bunlara nasıl çözüm bulunabileceğini de ısrarla dile getiriyorlar.
İşte bu taleplerden biri de, HAMZA KARDAŞ ve MEHMET KARDAŞ kardeşlerden geldi.
Biz de bu talebi aynen yayınlıyoruz:
Merhaba Değerli Yetkililer,
Engelli kişilerin huzur içinde yaşamaları için,çok katkısı olacak çok sayıda, Değerli Bakanımıza çok makul uygulanabilir önerilerimiz var.
Önce şunu belirtip bilinmesini isterim ki.
Bakım aylığı alan engelli ailesi ve engellilerin maddi ihtiyacı yoktur. Bu aylık ile gecinmek bize yeterde artar.
Engelliler olarak bu gün tek ihtiyacımız, telefon açınca hemen yardıma koşacak, özürlü ailesine yardımcı eleman yollayan, destek birim kurumu kurulmasını talep ediyoruz.
Engeli olarak ailemiz diyelim ki ani rahatsız olunca, bakımımızda acil yardım gerektiğinde, evden bir yere giderken, dışarı çıkıp içeri girerken taşınmamızda, verilecek yardık bize en büyük huzur sağlar.
Bu birim illerin ilçelerin engelli sayısına göre, her an hizmet vermeye hazır ekip birimler, acil 112 servis şeklinde, belediyelerin idaresi altında rahat yürülenebilinir.
Bu kurumun kamu oyunda idaal bir meslek yapmanın tek yolu, bu kurumda çalışan elemanların üçretleri, sadece hizmet verdikleri saat gün ve aylık süresine göre ayarlanmalı.
Bu ücret ayarlaması, elemanın hem iş yapma şevki artıracak, hemde enellinin çok verimli aldığı hizmet kalitesini yükseltecek.
Bu kurumun diğer adı mobil seyyar bakım evi olmalı dersek çok isabetli olur.
Bir engeli olarak böyle bir kurum olsaydı, ister ailemizin yanında olalım, ister bakım evinde olalım, canımız dışarı isteyince çağırırız iki eleman, nereye istersek gideriz, yer içer gezer üç beş saat sonra, kaldığımız yere döneriz.
Bakanlığımız herşeyden önce %60 yukarı her engelli için, her an saatlik günlük ve aylık, hizmete hazır, hizmet verdiği an ücret alacak, iki elemanı, hazır ettiği an tüm engelli sorunları kendiliğinden halledilir.
Bu yazılarımızı katkı olması amacıyla heyecanla değişik konularda yazmayı çok istiyoruz, anca pek ilgi görmüyor zannıyla yazmaktan da vaz geçiyoruz.
Bu konuda görüş beyan ederseniz çok memnun oluruz.
Özürlü ikiz kardeşler
Enderin Selam ve Saygılarımızı sunuyoruz .
HAMZA KARDAŞ ve MEHMET KARDAŞ.
İçeriK:engelli destek birimi, engelli telefonla destek birimi, engellilerin destek elemanı talebi
Diyanetimizi Göreve Çağırmamızda Ne Olur Bizi Destekleyin.
Çok Muhterem Değerli Sayın Başbakanım.
Önce en derin selam ve saygılarımı sunuyoruz.
Bizler 53 yaşında yatalak özürlü ikiz kardeşleriz.
Yatalak özürlü ikiz kardeşler olarak, her yönü ile en saf ve en arı esirgenip korunmuş, dinimize layık kul olabilmek, yaşantımızın tek amacıdır.
Değerli Başbakanım, sözde bazı dini Televizyonlar, yasaların boşluğundan yararlanarak, Milletce hem fikir olduğumuz İslami inançımıza, eften püften nedenleri mana ederek, sorumsuz ve yetkisiz kişilerle, yaptıkları programlar, inancımızda tamamen ters düşen, telafisi mümkün olmayan hasarlar yapıyorlar.
Fikir özgürlüğünü kisbeti altında, kasitli ve sinsice, bozuk fikirler empoze edilerek, asi cahil kontrolsuz, toplumlar oluşumuna ortam oluşturuyorlar.
Bu pervasız ve art niyetli faliyetlere, inancımıza daha çok hasar vermeden, demokratik fikir özgürlüğünü hakkını, kanuni ölçülerle konrol eden uyulması gereken yasalarla, bunu yürütecek kurumlar kurulup, idareyi onlara vermenizi sizden arz ve talep etmekteyiz
Bu tür art niyetlilerin faliyetlerinden daha da önemlisi, Dinimize yapılan bu tür hakaret ve aşağılamalara, hukuki önlemler dışında, bu tür sorunlara tetbirleri ile çözüm bulacak, muhatap bir kurumun olmayışıdır.
Dinimiz adına Diyanet İşleri Başkanlığı, demokratik yetkilerle bu tür konularda tek sorumlu ve tek yetkili kurum haline getirtmesi, dünyada bile reform hizmet olacağından hiç kuşkum yoktur.
Diyanet İşler Başkanlığı, aşağıdaki belirtiğimiz benzer yetkilerle donatıldığında, iman ve inanç üzerinden oynanan bu tür oyunlar, daha başlamadan sona ereceğine inancımız tamdır,
Demokrasilerde fikir özgürlüğü elbette olmalı, bu hak asla kısıklanmadan, herkez Hadis Kuran Tevsir ve İslamiyet hakkında konuşmalı, konuşabilirsin denmeli.
Ancak böylesi konuşmalarda da, bazı yasal prosüdürlere uyum zorunluluğu getirtilip, İslami konuda kimler nerede nasıl ne konuşucaksa, Diyanet İşleri Başkanlığına, yazılı bir başvuru ile müsade alınmasını şart koşulmalı.
Bu müsade baş vurusunda, konuşmacıların Diyanetten isteyecekleri talep " dini konuda bir programımız olacak, konuşmalarımız bittiğinde, bu konuşmanın toplum adına yararlı veya zararlı yönleri olabilir. Bunu önleme adına yayın sona ermeden, toplumu bize karşı eleştirileri ile uyaracak, yanımıza gözlemci bir uzman yetkili vermenizi arz ediyoruz " denilen yetkili kurum haline getirtilmeli.
Bu tür yapılan yanlışlarların düzeltilme programı, kesinlikle trt diyanet tv den yapılmasın.
Çünkü bu tür konulara anında aynı yerden cevap verilmezse, toplumda beklenen etki yetersiz kalır.
Bu yetkiyi, Diyanet İşleri Başkanlığı, kamu oyununun talebi adına, Meclisten veya Başbakanlıktan, şikayetimizden dolayı ya kendileri talep etsinler, veya bu talebimizi onlar adına, bizler arz ve talep edyoruz.
Bu zararlı oluşuma bir örnek, örneğin kasaplar topluma bizde birer cerrahız asla diyemez. Bu yalnışlık velevki yapıldığı an, toplumu bu zararlı faliyetten anında koruma adına, hukuki işlem dışında, sorumlu yetkililer nasıl önlem alması gerekiyorsa, görsel ve yazılı medyanın da, inançları tahrip ettiği an, bu sorumsuzluğuana artkk anında mudahale edilip kayıtsız kalınmamalı.
Bir vatandaş olarak, bu konuda tek sorumlu ve yetkili kurum Diyanet İşleri Bşk olduğu için, Televizyonlar için, R T Ü K ile gerekli anlaşmalarla organize olup, bu güne kadar kayıtsızlığına son verip, yukarıda belirttiğimiz yetkiler verilip, göreve çağırmak için, Başbakanlık olarak size Diyaneti şikayet ediyoruz.
Bu şikayetimizdeki tek amacımız, Diyenet bu şikayetten sonra, Başbakanlığa cevap olarak, bu görsel medya kurumlarına mudahale etme yetkimiz yok. Eğer bu yetkiyi kamu oyu adına Diyanete vermekte sakıncası yoksa, Başbakanlık olarak sizden talep ediyoruz desinler.
Değerli Başbakanım, bu başvurumuzda tek amacımız, değeri milletce hayati önem taşıyan dinimize, art niyetli hasar ve taribatlara mahal vermeden, uzmalarlarla el ele, yasal çözümler taleb ederken, yukarda bahsettiğimiz önerilerimizle ışık tutmak istedik.
Cumhuriyet tarihinde göremediğimiz, nice hizmetleriniz yanında, devletin tüm imkanlarını biz özürlüleri sahip çıkıp, bizi huzura kavuşturdunuz,
Size öyle minnettarız ki, 5 vakit namazımızda, Başbakanım başımızdan Sizi eksik etmesin diye, dua ediyoruz.
Yatalak Özürlü İkiz Kardeşle Olarak, En Derin Selam ve Saygılarımızla yolluyoruz.
HAMZA KARDAŞ ve MEHMET KARDAŞ.
12.12.2012 - HAMZA ve MEHMET - KARDAŞ